SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L-CENAİZ

<< 681 >>

93 Bab

 

حدثنا موسى بن إسماعيل: حدثنا جرير بن حازم: حدثنا أبو رجاء، عن سمرة بن جندب قال:

 كان النبي صلى الله عليه وسلم إذا صلى صلاة، اقبل علينا بوجهه، فقال: (من رأى منكم الليلة رؤيا). قال: فإن رأى أحد قصها، فيقول: (ما شاء الله). فسألنا يوما فقال: (هل رأى أحد منكم رؤيا). قلنا: لا، قال: (لكني رأيت الليلة رجلين أتياني فأخذا بيدي، فأخرجاني إلى الأرض المقدسة، فإذا ردل جالس، ورجل قائم، بيده كلوب من حديد) قال بعض أصحابنا عن موسى: (إنه يدخل ذلك الكوب في شدقه حتى يبلغ قفاه، ثم يفعل بشدقه الآخر مثل ذلك، ويلتئم شدقه هذا، فيعود فيصنع مثله. قلت: ما هذا؟ قالا: انطلق، فانطلقنا، حتى أتينا على رجل مضطجع على قفاه، ورجل قائم على رأسه بفهر، أو صخرة، فيشدخ بها رأسه، فإذا ضربه تدهده الحجر، فانطلق إليه ليأخذه، فلا يرجع إلى هذا، حتى يلتئم رأسه، وعاد رأسه كما هو، فعاد إليه فضربه، قلت: من هذا؟ قالا: انطلق، فانطلقنا إلى ثقب مثل التنور، أعلاه ضيق وأسفله واسع، يتوقد تحته نارا، فإذا اقترب ارتفعوا، حتى كادوا أن يخرجوا، فإذا خمدت رجعوا فيها، وفيها رجال ونساء عراة، فقلت: من هذا؟ قالا: انطلق، فانطلقنا، حتى أتينا على نهر من دم فيه رجل قائم، وعلى وسط النهر - قال يزيد ووهب ابن جرير، عن جرير بن حازم - وعلى شط النهر رجل بين يديه حجارة، فأقبل الرجل الذي في النهر، فإذا أراد أن يخرج رمى الرجل بحجر في فيه، فرده حيث كان، فجعل كلما جاء ليخرج رمى في فيه بحجر، فيرجع كما كان، فقلت: من هذا؟ قالا: انطلق، فانطلقنا، حتى انتهيا إلى روضة خضراء، فيها شجرة عظيمة، وفي أصلها شيخ وصبيان، وإذا رجل قريب من الشجرة، بين يديه نار يوقدها، فصعدا بي في الشجرة، وأدخلاني دارا، لم أر قط أحسن منها، فيها رجال شيوخ، وشباب ونساء وصبيان، ثم أخرجاني منها فصعدا بي الشجرة، فأدخلاني دارا، هي أحسن وأفضل، فيها شيوخ وشباب، قلت: طوفتماني الليلة، فأخبراني عما رأيت. قالا: نعم، أما الذي رايته يشق شدقه فكذاب، يحدث بالكذبة، فتحمل عنه حتى تبلغ الآفاق، فيصنع به إلى يوم القيامة، والذي رأيته يشدخ رأسه، فرجل علمه الله القرآن، فنام عنه بالليل، ولم يعمل فيه بالنهار، يفعل به إلى يوم القيامة، والذي رأيته في الثقب فهم الزناة، والذي رأيته في النهر آكلوا الربا، والشيخ في أصل الشجرة إبراهيم عليه السلام، والصبيان حوله فأولاد الناس، والذي يوقد النار مالك خازن النار، والدار الأولى التي دخلت دار عامة المؤمنين، وأما هذه الدار فدار الشهداء، وأنا جبريل، وهذا مكيائيل، فارفع رأسك، فرفعت رأسي، فإذا فوقي مثل السحاب، قالا: ذاك منزلك، قلت: دعاني أدخل منزلي، قالا: إنه بقي لك عمر لم تستكمله، فلو استكملت أتيت منزلك).

 

[-1386-] Semure İbn Cündeb şöyle demiştir: Nebi  Sallallahu Aleyhi ve Sellem bir namazını kılınca bize karşı döner ve: "Bu gece içinizden kim rüya gördü?" diye sorardı. Şayet rüya gören olmuşsa rüyasını anlatır, Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem de bu rüya hakkında Allah'ın dilediği şekilde yorum yapardı. Bir gün bize: "İçinizden hiç kimse rüya gördü mü?" diye sordu. Biz: "Hayır" dedik.  Bunun üzerine Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

 

"Ben ise bu gece rüyamda iki adam gördüm. Yanıma geldiler, elimden tutarak beni arz-ı mukaddese'ye götürdüler. Bir de baktım ki orada birisi oturuyor, diğer bir adam da ayakta duruyordu. Elinde demirden çatal bir kanca vardı. Ayaktaki adam bu çatal kancayı oturanın ağzının sağ tarafına, kafasına kadar sokuyor ve ağzının bu kısmını parçalıyordu. Sonra adam ağzın diğer tarafını da bu suretle tahrip ediyordu. Bu sırada ağzın sağ kısmı iyileşiyordu. Bu defa da bu tarafa dönüyor, yine kancayı sokup parçalıyordu. Ben:

 

- Bu adam kimdir? Bu hal nedir? Dedim. Bana: Yürü, yürü, dediler.

 

Birlikte ileri gittik. Arka üstü yatmış bir adam'ın yanına geldik. Bunun baş ucunda bir adam oturmuş, elinde yumruk büyüklüğünde bir taş. Bununla yatan adam'ın başını parçalıyordu. Taşı başına her vurduğunda, taş yuvarlanıp gidiyordu. O adam da arkasından taşı almaya koşuyordu. O dönüp gelmeden bunun başı iyileşiyor, eski haline dönüyordu. Adam dönünce yine başına vurup eziyordu. Ben:

 

- Bu adam kimdir? Diye sordum. Bana: Yürü, yürü, dediler.

 

İleri gittik. Fırın gibi altı geniş, üstü dar bir deliğe düştük. Bu deliğin altında ateş yanıyordu. Ateş alevlenip yükseldikçe içindeki insanlar da yükseliyor, hatta delikten çıkacak gibi oluyorlardı. Ateşin alevi sakinleşince aşağı dönüyorlardı. Burada çıplak erkekler ve kadınlar vardı. Ben:

 

- Bunlar kimdir? Diye sordum. Bana: Yürü, yürü. dediler.

 

Yürüdük. Bir de baktıım ki kandan bir nehrin içinde ayakta bir adam dikiliyor. Bu nehrin kenarında da bir adam duruyordu. Önünde nar gibi yuvarlak taşlar bulunuyordu. Nehirdeki adam yüzerek sahile doğru gelip çıkmak isteyince sahildeki adam çenesine bir taş atıyor, nehirdekini eski yerine döndürüyordu. Çıkmak için sahile doğru gelmeye teşebbüs ettikçe sahildeki hemen çenesine taş atıyor, onu eski yerine döndürüyordu. Ben:

 

Bu nedir? Diye sordum. Bana: Yürü, yürü, dediler.

 

Birlikte yürüdük. Yeşil bir bahçeye vardık. Bahçede büyük bir ağaç vardı. Bunun dibinde ihtiyar bir adamla birtakım çocuklar vardı. Bu ağaca yakın bir tarafta da, birisi önünde ateş yakmakla meşguldü. Sonra beni oradan çıkardılar ve ağaca tırmandırdılar. Beni eskisinden daha güzel ve kıymetli bir eve koydular. Burada ihtiyarlar ve gençler vardı. Ben:

 

Beni bu gece iyi gezdirdiniz. Şimdi bana gördüğüm şeyleri bildirin, dedim. Onlar: Evet (anlatalım) dediler: Ağzının parçalandığını gördüğün kimse var ya! O bir yalancıydı. O dünyada daima yalan söylerdi. Bunun yaydığı yalanlar etrafa yayılırdı. İşte bu yalancıya kıyamet gününde bu şekilde azap edilecektir.

 

Başının ezildiğini gördüğün adam var ya! Allah buna Kur'an öğretmiş, o ise bütün gece uyumuş, gündüz de Kur'an'la amel etmemişti. Buna da kıyamet gününde bu şekilde azap edilecektir.

 

Delik içinde gördüğün çıplaklar var ya! Onlar zina eden bir gruptur. Nehirde gördüklerin de faiz yiyenlerdir. Ağacın dibindeki ihtiyar İbrahim (A.S.) dir. ibrahim'in etrafındaki çocuklar da insanların çocuklarıdır. O ateş yakan da Cehennem'in bekçisi "Malik"tir. Girdiğin birinci ev, bütün mu'minlerin köşküdür. İkinci gördüğün saray, şehitlerin sarayıdır, Ben Cebrail'im, bu da Mikaildir. Başını yukarı kaldır.

 

Başımı kaldırdım, bir de ne göreyim. Yukarıda beyaz buluta benzer bir şey. Onlar: İşte bu senin makamındır, dediler. Ben: Bırakın da makamıma gireyim, dedim.

 

Onlar: Hayır. Daha senin tamamlamadığın ömrün vardır. Ömrünü tamamlasaydın, makamına girerdin, dediler.

 

 

AÇIKLAMA:     Hadisin konu ile alakası şu ifadedir: "Ağacın dibindeki adam İbrahim'dir. Etrafındaki çocuklar ise insanların çocuklarıdır." Bu hadis ile ilgili diğer açıkla­malar ileride gelecektir. (7047. hadiste)